HEGEM VAKFI
İş Hayatında Sosyal Arabuluculuk
1. SOSYAL ARABULUCULUK
Ne kadar karmaşık olursa olsun, arabuluculukla başarı elde edilmesi mümkün olmayan hiçbir dava yoktur.
(THARPE)
Ülkemizde 2022 yılında Cumhuriyet Başsavcılıklarında soruşturma evresinde işlem gören açık dosya sayısı 12 milyon 320 bin, bu dosyalardaki şüpheli sayısı 15 milyon 665 bin 933 ve yine bu dosyalardaki suç sayısı 20 milyon 565 bin 569’dur. Yani, ülkemizde sadece 2022 yılında hane başına 1’den fazla fail ya da mağdur sıfatıyla yer alan kişi düştüğünü görüyoruz.
Diğer yandan 2023 yılı 1 Ocak tarihi esas olmak üzere, Türk Adalet Sisteminde icra/iflas dahil toplam açık dosya sayısı ise 57 milyon 300 bini aşmış durumdadır. Türkiye bu vb. istatistiklerle, tüm İslam Ülkeleri arasında 1. ve OECD ülkeleri (36 ülke) arasında 2. sırada yer almaktadır.
Eğer ülkemizde “sosyal arabuluculuk” tüm kurum ve kuruluşlarda, bütün iş yerlerinde etkin bir şekilde hayata geçirilirse 2024 yılında 65 milyona yaklaşan açık dosya sayımız kesinlikle kosa sürede 30 milyonun altına inecektir. Uzlaşı ve barış bozulursa bireysel mutluluk azalır, sosyal doku bozulur, iş verimi düşer.
Toplu yaşantı alanlarında yeterli sayıda, “İnsan Hakları, Şiddetle Sivil Mücadele ve Sosyal Arabuluculuk Bilincini Güçlendirici Saha Aktörleri” bulundurmanın zorunluluk haline geldiği bir yüzyılda yaşadığımızın bilincinde hareket etmek artık bir zorunluluk haline gelmiştir.
Uyuşmazlıkların dava konusu olmadan dostane yollarla hallini, Batı dünyası "Alternatif Uyuşmazlık Çözümü" olarak adlandırmakta, özellikle son 30 yıldır Kanada ve Avrupa Birliği Ülkeleri bu bağlamdaki uygulamaları tüm kurumlarında yaygınlaştırmaya çalışmaktadır. Avrupa Birliği ilgili komisyon ve komitelerinde alınan kararlarda, kişiler arası uyuşmazlıkların üçüncü bir kişinin dostane müdahalesiyle çözülmesini öngören çabaların kişiler için "en elverişli sonuçları doğuracağı" vurgusu yapılmaktadır. Özellikle ihtilaflı olan tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebildikleri “özel hakları alanında doğan uyuşmazlıkların” müzakere ile veya bir arabulucu hakemliğinde ele alınarak çözümü en faydalı yoldur.
“Dostane uyuşmazlık çözüm yolları, kamusal bir merci (bir mahkeme) olmaksızın, anlaşmazlık yaşayan kişilerin gönüllü olarak hakemliğini/arabuluculuğunu kabul ettikleri tarafsız/yetkili kişi ya da kişilerce uzlaştırılmasından ibarettir.”
"Adaletin Etkinliği Hakkında Uzmanlar Komitesi" tarafından kabul edilen raporda “arabuluculuk” terimi, bir uyuşmazlığın dostane yollarla çözümü için çalışan üçüncü kişinin, her türlü (uzlaştırma da dahil olmak üzere) ve uyuşmazlığın her aşamasındaki (yargı sürecinin içinde veya dışında) faaliyetini kapsayacak şekilde kullanılmıştır. Böylece arabuluculuk, tarafları bağlayıcı bir karar verilmesiyle sonuçlanan resmî nitelikli dava yolu, tahkim ve her türlü dostane anlaşma biçiminden ayrılmaktadır. Bu “işlevsel” tanımla, üye ülkelerin iç hukuklarında bulunan terminolojik farklılıklar giderilmiştir.”
"Arabuluculuk sadece, bir uyuşmazlığın mahkeme önüne taşınmadan önce başvurulan bir usul değildir. Arabuluculuk süreci sonunda bir uzlaşmaya, tarafsız bir üçüncü kişinin katılımı olsun veya olmasın, tarafların doğrudan katılımı ile müzakere vasıtasıyla da ulaşılabilir. Müzakere en temel uyuşmazlık çözüm yolu olup, tarafların uyuşmazlık çözüm süreci/şekli üzerinde tam bir kontrole sahipliğini sağlar.”
Fransa, Kent Sorunları Bakanı BARTOLONE’nin
Sosyal Arabuluculuk Sempozyumu (Paris 2000) açılış konuşması:
“Günümüzde Fransa'daki sosyal arabulucuların sayısı bilinemeyecek kadar fazladır. Sosyal arabuluculuk günlük hayattaki somut problemlere cevaben doğmuştur. Bu problemler ülkeden ülkeye değişse de, çoğu Avrupa ülkesi için benzer anlaşmazlıklar sorun olarak yaşanmaktadır. Bazı sorunlar şehir hayatı ile ve özellikle de işsizlik, ekonomik sorunlarla boğuşan kesimler arasındaki gerilimlerin yüksek olduğu yoksul ve yoksun bölgelerle ilgilidir. Fransa ve Belçika’da yerel güvenlik sözleşmeleri ile “sosyal arabuluculuk” toplumsal gerilimlerin azaltılması ve şiddetin önlenmesi için alınan önemli çözüm önlemlerinden biridir. Gündelik yaşamı sorunları için sosyal arabuluculuk birçok alanda gerekmektedir; kamusal alanlarda, üniversitelerde, okullarda, sosyal hizmet sağlayan alanlarda, hastanelerde …vb. Bu toplantıyla, Avrupa ülkelerinin sosyal arabuluculuk uygulamaları ve deneyimlerinin paylaşılması ve sosyal arabuluculuk uygulamalarının şiddet önleme amaçlı kullanımına dair geniş bir anlayış geliştirilmesi hedeflenmektedir."
Çağdaş dünyada iş yerleri, sosyal yaşantıyı öylesine sarmalamış ki, sıradan insanlardan bile gündelik sohbetlerinde iktisadi konuları duymanız doğal bir durum haline geldi. İş hayatı insanların en çok karşılaştığı, işlerin doğası gereği dar mekanlarda ilişki ve iletişime girdiği sosyal ve fiziki yapılanmalardan oluşur. İster ticari sektör olsun, ister hizmet sektörü olsun, iş yerleri kişilerarası ilişkilerin yoğun ve etkin yaşandığı yaşam alanlarıdır.
Çok insan ve çok iletişim, çok sorun ve çok anlaşmazlık riski demektir. İnsanlar arası anlaşmazlık ve çatışmalar hayatın doğasında var olan psiko-sosyal bir gerçekliktir. Ne türden olursa olsun iş hayatındaki gündelik anlaşmazlıkların daha ortaya çıkmadan önlenmesi, ama dana da önemlisi ortaya çıkan anlaşmazlıkların büyümeden, çatışmaya şiddete dönüşmeden önlenmesi hem toplumsal ve hem de bireysel açıdan önemlidir. Bu nedenle on ya da daha fazla kişinin çalıştığı hizmet ortamlarında “yeminli sosyal arabuluculuk” eğitimi almış en az bir kişi ve “yeminli şiddet önleme danışmanlığı” eğitimi almış en az bir kişi bulunmalıdır.
“SUÇUN MALİYETİ, SUÇU ÖNLEMENİN MALİYETİNDEN ÇOK DAHA FAZLADIR.”
CUMHURBAŞKANLIĞI 2023/16 Genelgesi’nde,
MADDE: 4. “Şiddetle mücadelede aktifi rol alan kurumlar başta olmak üzere tüm kamu kurum ve kuruluşları tarafından kamu personelinin şiddetle mücadeleye ilişkin bilgi ve farkındalığının artırılmasına yönelik çalışmaların yürütülmesine devam edilecektir.” MADDE: 5. “Şiddetle topyekûn mücadele etmeye yönelik toplumsal farkındalık ve duyarlı olmayı artırmak üzere eğitim ve bilinçlendirme çalışmaları yapılacaktır.”
MADDE: 10.“Yerel düzeyde şiddetle mücadelede koordinasyon ve iş birliğinin sağlanması için Valiler, Kaymakamlar tarafından gerekli tedbirler alınacaktır.” denilmekte,
12. KALKINMA PLANINDA İSE:
Madde 525.1. “Hizmet kalitesini iyileştirerek daha rekabetçi bir turizm sektörü oluşturmak üzere personelin mevcut becerilerini geliştirmesi ve yeni beceriler edinmesi sağlanacaktır.”
Madde 918.4. “İhtiyari arabuluculuk uygulamasının etkinliği artırılacaktır.”
Madde 918.5. “Soruşturma ve kovuşturma öncesi eleme araçları ile alternatifi çözüm yolları geliştirilecektir.” ifadelerine yer verilmektedir.
1 |
AVRUPA’DA SOSYAL ARABULUCULUK HELENA NEVES ALMEIDA – CLARA CRUZ SANTOS – CRISTINA PINTO ALBUQUERQUE |
2 |
KURAMDAN UYGULAMAYA SOSYAL ARABULUCULUK KOMİSYON |
3 |
ARABULUCULUĞUN FELSEFİ VE KÜLTÜREL TEMELLERİ KOMİSYON |
4 |
ÇATIŞMA VE UYUŞMAZLIK ANALİZİ PROF. DR. SEZAİ ÖZÇELİK |
5 |
MÜZAKERENİN SOSYAL PSİKOLOJİSİ DOÇ. DR. GÜL SULTAN ÖZEREN |
1 |
İNSAN HAKLARI OKULU OLARAK AİLE ÂDEM SOLAK |
2 |
ŞİDDETİ ÖNLEME YÖNTEM VE MODELLERİ PROF. DR. ZAHİR KIZMAZ |
3 |
ŞİDDETLE MÜCADELEDE AHLAKİ VE DİNİ DEĞERLER DOÇ. DR. BAYRAMALİ NAZİROĞLU- DOÇ. DR. HACİ YUSUF ACUNER |
4 |
GENÇLİK VE ŞİDDET HEGEM VAKFI RAPORU |
5 |
ŞİDDET VE ÖNLEYİCİ SOSYAL POLİTİKALAR DOÇ. DR. HASAN H. TAYLAN- DR. İHSAN KUTLU |
1 |
AİLE ARABULUCULUĞUNUN GEREKLİLİĞİ VE UYGULAMA ÖRNEKLERİ DOÇ. DR. HASAN HÜSEYİN TAYLAN- DR. HÜSEYİN ZAHİD KARA |
2 |
AİLE ARABULUCULUĞUNUN FELSEFİ VE SOSYOLOJİK TEMELLERİ PROF. DR. SEVDA MUTLU- DOÇ. DR. FATİH ARSLAN- DR. ÂDEM ÖKTEN |
3 |
ŞİDDET ALGILARININ ARABULUCULUK SÜRECİNE ETKİLERİ ÂDEM SOLAK |
4 |
AİLE ARABULUCULUĞUNDA UYGULAMA STANDARTLARI VE ETİK İLKELER PROF. DR. SEVDA MUTLU |
5 |
AİLEDE UYUŞMAZLIK VE ÇATIŞMA ÇÖZÜMÜ ANALİZİ PROF. DR. SEZAİ ÖZÇELİK- PROF. DR. AYŞE DİLEK ÖĞRETİR ÖZÇELİK |
6 |
AİLE TEMELLİ İLERİ ARABULUCULUK DOÇ. DR. GÜL SULTAN ÖZEREN |
7 |
SEMİNER-ATELYE ÇALIŞMALARI-UYGULAMA
|